Baharın geldiğini bugün bir kez daha anladım. Bir dinamizm, bir dinamizm… Bizim fakültede etkinlik etkinlik üstüne. Hem de harika etkinlikler. O kadar renkli ki, bir tarafta İ.Ü. Edebiyat Fakültesi Öğrenci Temsilciliği’nin düzenlediği söyleşiler, bir tarafta Sosyoloji Bölümü’nün etkinlikleri, diğer tarafta Mantık Uygulama ve Araştırma Merkezi’nin etkinlikleri. Bizim bölüm geri kalır mı? Kalmaz tabii. Çeviri söyleşileri, çeviri kulübü etkinlikleri derken enerjimiz kat be kat artıyor. Bahar dediğin böyle olmalı.
Fakülte bu kadar dinamik, renkli derken üstüne daha da güzel bir gelişme oldu. Son yazımda paylaşımdan, sosyal sorumluluktan bahsetmiştim. Because you need to give back… diye yazmıştım. Bugün de başka iki mezunumuzdan bir “give back” girişimi oldu. Öyle mutlu oldum ki paylaşmak istedim. Gençler bir medya çevirisi şirketinde çalışıyorlar. Kurucu ortakları ile görüşüp bir karar almışlar. Şu anda üçüncü sınıfta okumakta olan öğrencilerimizden üçünü yazın zorunlu stajlarını yapmaya davet ediyorlar. Onunla da kalmamışlar. Şu anda dördüncü sınıfta okuyan arkadaşlarına da boş zamanlarında hem altyazı programlarını öğrenmeleri hem de deneyim ve para kazanmaları için ofislerinde çalışma fırsatı tanıyorlar. Bu maili aldığımda hem sevindim hem de mezunlarımızla gurur duydum. Öğrencilerimiz mezun olup giderken hem başardılar diye seviniyorum hem gidiyorlar, özleyeceğim diye üzülüyorum. Ama artık şöyle diyorum kendime: Hiç boşuna üzülme, gitseler de bir şekilde geri dönüyorlar. Kimisi yüksek lisans yapmaya geliyor, kimisi eğitim vermeye, kimisi de iş/staj fırsatları ile dönüyor. Bir de benim gibi mezun olsa da bırakıp gidemeyenler var J Az değil sayımız. Dr. Esra Özkaya, Yard. Doç. Dr. Neslihan Demez, Okt. Erkan Çotuk, Arş. Gör. Asuman Karakaya, Arş. Gör. Göksenin Abdal ve ben bizim bölümün mezunlarıyız.
Sözün özü, eski mezunlar yeni mezunlar mevcut öğrencilerle el ele, dayanışma içinde ve bu durum çok sevindirici. İnşallah yeni işbirlikleri de olacak. Daha önce buyurun gelin, paylaşalım demiştim. Yine diyorum ve ekliyorum: Gelemiyorsanız da iletişime geçin, birlikte düşünelim nasıl “give back” yapabileceğinizi. Biz kocaman bir İ.Ü. Çeviribilim ailesiyiz ve hepiniz iyi ki varsınız! Bu aileyi kuran çok ama çok değerli hocalarımın da eline sağlık. İyi ki varsınız, hep de olasınız!